Bilim İletişimi Nedir?
Bilim iletişimi, bilimsel konuların, bu alanda uzman olmayan ya da derinlemesine bilgi sahibi olmayan kitlelere aktarılması süreci olarak tanımlanmaktadır. Alan yazında ise bu kavram, bilimsel ve teknolojik bilgilerin topluma sade ve anlaşılır biçimde sunulması; halkın bilimi anlaması ve içselleştirmesi amacıyla yapılan faaliyetler bütünü olarak ele alınmaktadır. Her ne kadar bilim tarihi insanlık tarihi kadar eskiye uzansa da bilim iletişiminin kökenleri 18. yüzyıla dayandırılabilir. Bu dönemde bilimsel bilginin, halka açık dersler ve konferanslar aracılığıyla toplumsal yaşamın bir parçası haline getirildiği görülmektedir. 19. yüzyıla gelindiğinde ise bilimsel içerikler ilk kez gazetelerde yer almaya başlamış ve böylece daha geniş kitlelere ulaşma imkânı doğmuştur. 1831 yılında kurulan British Science Association (BSA), bilim iletişiminin kavramsal temellerini atan öncü kurumlardan biri olmuştur. Derneğin öncelikli hedeflerinden biri, kamuoyunun bilimsel konulara olan ilgisini artırmak olarak belirlenmiştir. Özellikle 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren bilim iletişimi yaygınlaşmış ve kamusal alanda daha görünür hale gelmiştir. 20. yüzyılda bilim ve teknoloji alanındaki köklü değişimler, kitle iletişim araçlarının yaygınlaşmasıyla birlikte bilimin toplumla buluşturulmasını gerekli kılmıştır. Günümüzde ise bilim ve teknolojiye dair gelişmeler sadece uzmanları değil, doğrudan halkı da ilgilendirmekte; bilimsel haberler yazılı basın, televizyon ve sosyal medyada daha fazla yer bulmakta; bireylerin bu konulardaki görüşleri, politika yapım süreçlerinde önem kazanmaktadır.
Bilim İletişimi Ofisi
Toplumun bilimsel gelişmelerden haberdar olması, bu gelişmelere dair politika süreçlerini takip edebilmesi ve karar alma süreçlerine katılım sağlayabilmesi artık bir gereklilik haline gelmiştir. Bugün bilimsel gelişmelerin sadece akademi çevrelerinde değil, toplumun her kesiminde etkiler yarattığı gerçeğinden hareketle, bilim insanlarının bilgi üretmenin yanı sıra bu bilgiyi topluma aktarma sorumluluğunu da beraberinde getirmiştir. Bilimsel bilginin kamuyla paylaşılması; toplumsal farkındalık yaratmak, bilim okuryazarlığını artırmak ve halkın bilimsel gelişmelere katılımını sağlamak açısından kritik bir öneme sahiptir. Marmara Üniversitesi de bu sorumluluk bilinciyle hareket ederek, bilimsel üretimin topluma aktarılmasını sadece bir görev değil, aynı zamanda kurumsal kimliğinin önemli bir parçası olarak da görmektedir. Bu doğrultuda Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü çatısı altında, 03.06.2025 tarihli Senato kararıyla 2025 yılında Bilim İletişimi Ofisi kurularak üniversite bünyesinde yürütülen bilimsel çalışmaların süreç ve çıktılarını toplumla paylaşmayı, bilimsel farkındalığı ve kamu katılımını artırmayı hedeflemektedir.
Ofisimiz, bilimsel bilginin sadece doğru ve güvenilir değil; aynı zamanda anlaşılır, ilgi çekici ve sosyal etkileşime açık biçimlerde sunulması için disiplinlerarası bir yaklaşım benimsemektedir. Bu doğrultuda geleneksel ve dijital iletişim araçlarını etkin biçimde kullanarak çalışmalarını sürdürmektedir.
Bu sayfa Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü tarafından en son 30.06.2025 13:56:08 tarihinde güncellenmiştir.